BASINA VE KAMUOYUNA
Doğu ve Güneydoğu Bölge Baroları olarak ülke gündemindebulunan siyasal ve toplumsal hukuki sorunları görüşmek ve çözüm önerilerimizisunmak amacıyla uzun yıllardan bu yana periyodik olarak toplantılargerçekleştirmekte ve görüşlerimizi kamuoyu ile paylaşmaktayız. Bu kapsamda22.04.2017 tarihinde dönem sözcümüz Siirt Barosu ev sahipliğinde yapılantoplantı neticesinde ülke gündemine dönük siyasal, toplumsal ve hukukisorunlara dönük görüşlerimizi kamuoyuna sunuyoruz.
Bundan önceki toplantılarımızda referandum sürecinde tümsiyasi aktörlerin kullanmış oldukları siyaset dilinin sert, kutuplaştırıcı veayrıştırıcı olduğunu, bunun da toplumda bir ayrışmaya sebebiyet verdiğini veTürkiye toplumunun esas ihtiyacının yeni bir Anayasa olduğunu defaatle dilegetirmiştik. Bu bağlamda tüm siyasi partilerin siyaset dilini yumuşatmaları,kapsayıcı ve birleştirici bir dili siyasete egemen kılmaları gerektiğini,Türkiye toplumunun sorunlarının çözümünün uzlaşıcı ve müzakereci bir siyasianlayışla mümkün olduğunu belirtmek isteriz. Referandumdan önce defaatle dilegetirdiğimiz üzere Türkiye Toplumunun esas ihtiyacı 12 Eylül Anayasasının esasruhunu ortadan kaldırılacak Demokratik, sivil ve çoğulcu bir anayasadır. Busebeple Türkiye’de geçmişte yapılmış Anayasa çalışmaları da dikkate alınaraksivil Anayasa çalışmalarına başlanmasının uygun olacağını düşünmekteyiz.
Bölge Baroları olarak Kürt Sorunun siyasal zeminde vedemokratik yollarla nihai ve kalıcı bir çözüme kavuşturulabileceğini uzunyıllardır dile getirmekteyiz. Bilindiği üzere tam da bu arzu ve talebimizikarşılayan kamuoyunda çözüm süreci olarak adlandırılan sürece toplum tarafındanbüyük bir destek ve teveccüh gösterilmiştir. Bu süreç başta bölgemiz olmaküzere tüm Türkiye Toplumunda büyük bir umut ve beklenti yaratmıştır. Ancaküzülerek belirtmek isteriz ki bu süreç sürdürülememiş ve tekrar çatışmalıortama geri dönülerek Kürt sorun şiddet sarmalına itilmiş, toplumun umut vebeklentileri askıya alınmıştır. Bölgede yaşanan çatışmalar sivil yerleşimalanlarına taşınmış, birçok insanımız yaşamını yitirmiş, kadim kentlerimizyaşanamaz hale gelmiş, yüzbinlerce insan yaşam alanlarını terk etmek zorundakalmıştır.
Bölgede son iki yılda yaşanan çatışmalı sürecin yarattığıtahribat ve acılar nedeniyle bölge halkının bir kırılma ve uzaklaşma yaşadığıhepimizin malumudur. Ancak beklenenin aksine bölgede referanduma çok yüksekoranda katılım gerçekleşmiştir. Referanduma katılımın bölgesel ölçektedeğerlendirilmesinde; Halkın, Kürt sorununun ancak demokratik yol veyöntemlerle çözülebileceğine dair inancını göstermiştir. Siyaset kurumlarının,halkın demokrasiye olan inancını gösteren bu olguyu heba etmeyerek sorumlulukbilinci ile değerlendirmesi gerekmektedir.
Siyasi sürecin bölgedeki bütün olumsuzluklarına rağmendemokratik zemine inanan bölge halkının Kürt sorunun çözümüne dair istemisiyaset kurumları tarafından göz ardı edilmeden şiddet ve güvenlikyaklaşımlardan uzaklaşılarak çözülmesi gerekir.
Bölge Baroları olarak Kürt sorunun çözümü için her türlüsorumluğu ve inisiyatifi almaya hazır olduğumuzu bildiririz.
ADIYAMAN BAROSU-AĞRI BAROSU-BATMAN BAROSU
BİTLİS BAROSU-BİNGÖL BAROSU-DİYARBAKIR BAROSU
DERSİM BAROSU-HAKKARİ BAROSU-KARS/ARDAHAN BAROSU
MARDİN BAROSU-MUŞ BAROSU-SİİRT BAROSU
ŞANLIURFA BAROSU-ŞIRNAK BAROSU-VAN BAROSU